ito meclis toplantısı-13 haziran 2019-Yılmaz parlar

İstanbul'u En İyi Tüccarlar Tanır

13 haziran 2019 Perşembe günü İTO Meclis salonunda gerçekleşen İstanbul Ticaret Odası Geleneksel aylık meclis toplantısında; İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Şekib Avdagiç, İstanbul'u tüccarların iyi tanıdığını ifade ederek, onların şehrin her köşesinde yaşadığını, tüm ilçe ve caddelerdeki gelişmeleri gördüğünü, bu gözle bakıldığında İstanbul'un son 20 yılda çok değiştiğini, İstanbul’un  çok büyük projelerle tanıştığını, Avrasya -Marmaray tünelleriyle, metro ağlarıyla ulaşımda çağ atladığını, Metrobüs hizmetiyle otobüs taşımacılığında yeni bir dönem başladığını,  büyük bir havalimanı devreye girdiğini söyledi.



İstanbul Ticaret Odası (İTO) Meclis Başkanı Öztürk Oran, Ekonomi hakkında bazı bilgiler paylaştı. Gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) sonuçlarını hatırlatarak, birinci çeyrekte bir önceki döneme göre %1.3 arttığını, Böylece üst üste iki çeyrek daralarak teknik resesyona giren ekonomi bu çeyrekte % 1.3 büyüyerek resesyondan çıktığını, Ekonomi 2018'in son çeyreğinde çeyreklik bazda % 2.4 daralmış olduğunu tfade etdi.

Gündem maddelerin okunmasından sonra, İstanbul Ticaret Odası Meclis Başkanı Öztürk Oran, İTO Yönetim Kurulu Başkanı Şekib Avdagiç’i konuşmasını yapmak üzere davet etdi. 


Başkan Şekib Avdagiç, İstanbul’un yerel seçimi hakkında; İş dünyası olarak huzur içinde geçmesini dilediklerini, İstanbul gibi büyük bir metropolün, bugüne kadar ortaya konulan hizmetleri tamamlayacak, bir adım daha ileri taşıyacak projelere ihtiyacı olduğunu belirtdi. 

  
Avdagiç, çöpten itfaiye hizmetlerine, büyük parklardan iş dünyasının temel talebi olan altyapıya kadar önemli aşamaların kat edildiğini belirterek, İstanbul'un bir ticaret başkenti, ekonomi cazibe merkezi, turizm şehri olarak daima ileriye gitmeyi hak ettiğini, bunu başaracak bir başkanın yönetmesini arzu ettiklerini söyledi.




Avdagiç, küresel ekonominin gündeminde ticaret savaşlarının bulunduğunu, ayrıca teknoloji ve kur savaşları gibi alt cephelerin bulunduğunu, son gelişmelere göre  ABD ile Çin arasındaki görüşmelerden kısa sürede olumlu bir sonuç çıkmayacağını vurguladı. Bu durumun küresel büyüme ve ticaretin önünde ciddi bir engel teşkil etdiğini ifade etdi.


29 Haziran 2019 tarihinde yapılacak  Osaka G20 zirvesinde  ABD ve Çin devlet başkanlarının konuyu kapsamlı olarak ele alacağını, bir anlamda ya tamam ya da devam şeklinde çıkacak kararın önemine vurgu yaptı.   

ABD ile Çin ticaret savaşının küresel ekonomi üzerindeki etkilerinin büyüdüğünü, Asya ve Avrupa'da üretim faaliyetlerinin mayısta önemli oranda azalmasının endişeleri artırdığını, beklenen ekonomik yavaşlama ve gerilemeyle, gelişmiş ekonomilerde yeniden bir parasal genişleme sürecine girilebileceğini belirterek "Yine kur savaşları ile birlikte faizlerdeki düşüş, gelişen ülke piyasalarına yeniden sıcak para girişine neden olabilir. 




Biliyorsunuz, bu süreçte, ABD Merkez Bankası Fed'in de faiz indirimine gitmesi bekleniyor. Bütün dünya bu beklenti içinde. Ayrıca, gelişmiş ülke piyasalarında işgücü maliyetinin görece pahalı hale gelmesi, gelişmekte olan ekonomilerinin rekabet gücüne olumlu katkı verebilir, dolayısıyla, Türkiye ticaret savaşlarının ilk dalgasından olumsuz etkilenecek ülkeler arasında yer almayacağını düşünüyoruz. Bununla birlikte dolaylı olarak olumsuz ve olumlu etkilenme alanları mevcut." dedi.


Avdağiç "FED'in faizleri düşüreceğini bekliyoruz. Böylece, gelişmiş ekonomilerde yaşanacak yeni parasal genişleme, Türkiye'ye sermaye girişi olarak yansıyabilir. Dolayısıyla TL'deki değer kaybı durabilir. İç ve dış borçlanma maliyeti düşebilir, faiz oranları aşağı çekilebilir. Girdi maliyetlerindeki göreli iyileşme, enflasyonun dizginlenmesine katkı sağlayabilir. AB pazarında belirli ürünlerde yeniden Çin'e alternatif tedarikçi haline gelebiliriz." Şeklinde Türkiye ekonomisinin avantajlı durumda olduğunu belirtdi.


Yapısal reformlar hakkında; "Türkiye yerli sermaye yatırımları ile birlikte daha güçlü bir biçimde doğrudan yabancı yatırımların yeni adreslerinden biri haline gelecektir.Yapısal reformlarla, Türkiye ekonomisi 'çok yatırım ve yatırımı destekleyecek makul tüketim' büyüme modeline geçebilir. Bu çok değerli ve anlamlı bir model olacaktır. Ekonomide atılımın başka yönteminin de olmadığını düşünüyoruz. 'Makul tüketim' ile 'israfa sebep olmayan, bilhassa yatırımı destekleyecek, yatırıma dönüşecek tüketimi' kast ediyorum. Bunun için de TCMB'nin etkili sterilizasyon politikaları kurgulaması ve uygulaması gerekiyor." Açıklamalarda bulundu.


Avdagiç, ayrıca hükümet tarafından hayata geçirilen İvme Finansman Paketi ve Ekonomi Değer Kredi Paketi'ni özellikle reel sektörün finansman ihtiyacının karşılanması bakımından önemli bulduklarını, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından taksit sayısının artırılmasıyla, iç talebin canlanacağını piyasayı hareketlendireceğini, ekonomi için önemli sinerji oluşturacağını ifade etdi.


Ayrıca Fatih Güner, Hidayet Işık, Sait Kılıç, Nadir Dusma, Eyüp çelik, Numan Sağ, Ali Balkaner Komiteleri hakkında konuştular.


yilmazparlar@yahoo.com  


Yorumlar